Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla, Muğla Valiliği’nin destekleriyle, DHL Express ana sponsorluğunda, Türkiye Yelken Federasyonu koordinasyonunda İstanbul Açıkdeniz Yat Yarış Kulübü tarafından gerçekleştirilen organizasyonda, dünyanın dört bir yanından gelen yelkenli ve yarışçılar şampiyonluk için mücadele etti. Organizasyona 14 ülkeden, 45 takımda 450’nin üzerinde sporcu katıldı.
Bu yılki yarışlarda Cumhuriyetin Kızları projesi kapsamında, daha önce hiç denize açılmamış kadınlar denizle buluştu.
Kotex isimli yelkenlinin mürettebatı deprem bölgesinden gelen ve daha önce hiç denize açılmamış depremzede üniversite öğrencilerinden oluştu.
Bodrum ve Marmaris ilçelerinde yeşilin maviyle buluştuğu koylarında yelken basan sporcular, bir yandan birincilik için kıyasıya mücadele ederken bir yandan da doğanın tadını çıkarttı.
Organizasyonu takip eden basın mensuplarının yaptığı haberlerin yanı sıra geçilen rotaları görüntüleyen yerli ve yabancı sporcular de sosyal medya hesaplarında yaptıkları paylaşımlarla bölge tanıtımına katkı sundu.
Engin Yuvaktaş: “Tüm dünyadan yat yarışçılarını buraya bekliyoruz”
Organizasyon Komitesi Başkanı Engin Yuvaktaş, yaptığı açıklamada, coğrafyanın yelken yarışları için çok güzel olduğunu, genelde buradaki yarışların yaz mevsimindeki turizm yoğunluğu nedeniyle kış aylarında yapıldığını söyledi.
Düzenlenen bu yarışlara da çok yüksek katılım sağlandığına işaret eden Yuvaktaş, kendilerinin de Cumhurbaşkanlığı Yat Yarışları olarak bölgede olmaktan çok mutlu olduklarını dile getirdi.
Yuvaktaş, hedeflerinin Muğla ve ilçelerindeki turizme katkı sağlamak olduğunu belirterek, “Tüm dünyadan yat yarışçılarını buraya bekliyoruz. Bunun için de olabildiğince üst seviyede, yüksek kalitede yarışlar düzenleme gayretindeyiz. Bunun içinde büyük bir ekibimiz var ve tüm gücümüzle çalışıyoruz.” dedi.
Düzenledikleri yarışların bu coğrafyadaki turizme çok büyük katkısı olduğunu ifade eden Yuvaktaş, bunun için Türkiye Turizmi Geliştirme Ajansı ile birlikte çalıştıklarını anlattı.
Yuvaktaş, ajansın yurt dışından getirdiği basın mensuplarıyla yarışın tanıtımı için kendi sosyal medyalarında ciddi çalışmalar gerçekleştirdiklerine değinerek, şunları kaydetti:
“Bunun da meyvelerini alıyoruz. Her geçen yıl ekip sayımız artıyor. Önümüzdeki yıl 100 teknenin üzerinde bir filo ile yine bu yarışı gerçekleştirmeyi düşünüyoruz. Hedefimiz özellikle ABD’den, Avrupa’dan, Avustralya’dan güçlü, bu işi bilen ve dünyaca tanınmış yelkencileri buraya gelmek için heveslendirmek. Bu coğrafyada yarışa katılmak ve kazanmak için heveslendirmek. Umarım bu hedefimizi de başaracağız.”
Zakharov: “Benim favorim Bencik Koyu”
Yarışlara katılan Rus yelkenci Victor Zakharov da daha önce Marmaris ve Göcek Yarış Haftası ile Loryma Kupası gibi yarışlara katıldığını ifade etti.
15 yıldır bölgeye geldiğini belirten Zakharov, “Bence bulunduğumuz yer yelken yapmak için dünyanın en iyi yeri. Rüzgar çok iyi ve çokça değişkenlik gösteriyor. Bu durum yarışmak için çok iyi. Herkes kesinlikle burada tatil yapmalı. Çünkü demir atıp dinlenmek için doğanın içinde çok fazla süper yer var. Sezon çok uzun. Nisandan ekime kadar devam ediyor. Rahat ve güzel birçok küçük iskele ve restoran var. Bence hepsi çok çok güzel yerler ve benim favorim Bencik Koyu.” ifadelerini kullandı.
Yarışlar ülke tanıtımı için pozitif katkı sağlıyor
50 yılı aşkın süredir farklı teknelerde yelken yaptığını dile getiren Urcun Canel ise denizin üzerinde olmanın ayrı bir zevk olduğunu belirtti.
Denizde aktif olarak sportif faaliyetler gösterdiklerini fakat bunun oldukça profesyonel organize edilmiş bir de arka yapısı olduğuna dikkati çeken Canel, şunları söyledi:
“Bu tabi öncelikle bizi yarışçılar olarak mutlu ediyor. Ama genel olarak Türkiye adına baktığımızda coğrafi özellikleri, doğal güzellikleri ve turizme yatkın kapasitesini değerlendirdiğimiz zaman bu bir farkındalık yaratıyor. İşte bu farkındalıklar bizim için önemli. Türkiye’nin tanıtımı açısından, doğal güzellikler açısından çok pozitif katkı sağladığını düşünüyorum. Çünkü bu değerler sadece bizim zihnimizde kalmıyor. Artık günümüzün olmazsa olmazı sosyal medya içindeki değerlendirilmesi, yurt dışındaki veya Türkiye’deki takipçi sayısını çoğaltması Türkiye adına çok pozitif yanlar.”
Mersin Yelken Akademisinden Oytun Çalışlar da organizasyona ikinci kez katıldığını aktardı.
Geçen yıl yaptıkları aynı etabın bu yıl yabancı sporcuların katılımlarının artmasıyla daha da keyifli hale geldiğini dile getiren Çalışlar, yabancı tekne sayısında da ciddi bir artış olduğunu dile getirdi.
Çalışlar, bunun biraz da ülkenin ve yarışın tanıtımıyla doğru orantılı olduğunu belirterek, “İyi bir tanıtım yapıldığı zaman bu cennet koylarda herkesin çok keyifle yelken yapacağı düşünüyorum. Aslında Rus yoğunluğundan ziyade Ukraynalı, İngiliz ve Alman yarışçılar da burayı çok tercih ediyorlar. Çünkü çok keyifli bir yarış alanı. Rüzgarımız sürekli var. Doğal güzelliklerimiz ve güvenli limanlarımız var. Yarış sırasında geçtiğimiz çok güzel etaplar var. Knidos, Datça ve Simi etabı olsun çok güzel, görülmeye değer ve herkesin göremeyeceği yerler aslında. Bu nedenle biraz daha tanıtımla Türkiye’ye çok daha iyi yarışçıların geleceğine inanıyorum.” diye konuştu.